“Gül bahçeleri acilen gençleştirilmeli”

27 Haziran 2014 13:56

SDÜ İhtisas Komisyonun Isparta Gülü için yaptığı çalışmalar rapor olarak açıklandı. Gülü bekleyen büyük tehlikelere dikkat çekilen raporda, özellikle gül bahçelerinin oldukça yaşlı olduğu ve bir an önce gençleştirilmesi için çalışmalar yapılmasına ayrıca gençleştirme budaması tazminatı desteklemesi verilmesi gerektiği belirtildi.

Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) bünyesinde kurulan İhtisas Komisyonu, Isparta Gülü hakkındaki çalışmalarını tamamlayarak, ortaya çıkan sonuçları rapor halinde sundu. SDÜ Konukevi’nde dün gerçekleştirilen basın toplantısıyla komisyonun hazırladığı rapor aktarıldı. Toplantıya SDÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan İbicioğlu, Rektör Yardımcıları ve komisyon üyeleri katıldı. Hazırlanan raporda Isparta’da ilk kez gülü bekleyen farklı tehlikelere vurgu yapılırken, çözüm önerileri de sunuldu.

BULGARİSTAN BİZİ GEÇECEK!

Hazırlanan raporda en dikkat çekici bölüm Isparta’daki gül bahçelerinin yaşlı olması. Yaşlı olan gül bahçelerinin bir an önce gençleştirilmesi gerektiği vurgulanan raporda gül dikim alanları, ürün gelişimi ve rekoltenin tahmini modern teknik ve teknolojiler kullanılarak belirlenmesi gerektiğine işaret edildi. Ayrıca çay tarımında uygulanan ‘gençleştirme budaması tazminatının’ gül tarımı yapan işletmeler için de yasalaştırılarak uygulanması gerektiği belirtildi.Raporda en can alıcı nokta ise Bulgaristan’ın gül bahçe alanlarını her geçen yıl artırmasının anlatıldığı bölüm. Bu gidişle Isparta’da gerekli önlemler alınmazsa Bulgaristan’ın kısa süre sonra gül üretiminde Isparta ve Türkiye’yi geçeceği ifade edildi.

YAĞ GÜLÜ ÜRETEN ÜLKELERİN SAYISI ARTIYOR

Komisyon raporunu sunan Prof. Dr. Bahri Karlı, Gül çiçeğinden elde edilen gül yağı, dünya piyasasında "Türk gül yağı" veya "Bulgar gül yağı" olarak isimlendirildiğini belirterek, son yıllarda dünyada yağ gülü üretimi yapan ülkelerin sayısı arttığına dikkat çekti. Karlı, “Dünya pazarında gül yağı, gül konkreti ve gül absolütü üretiminde Türkiye ve Bulgaristan; gül suyu üretiminde İran ve Hindistan; kuru gül üretiminde ise Fas söz sahibi ülkeler konumundadır. Bu ülkelerin dışında Pakistan, Suriye, Lübnan, Mısır, Ukrayna, Gürcistan, Azerbaycan, Kırgızistan, Özbekistan ve Meksika'nın da yağ gülü üretimine yönelik çalışmalarda bulunduğu bilinmektedir.

İŞTE ISPARTA GÜLÜNÜ BEKLEYEN EN BÜYÜK SORUNLAR

Gülcülük sektörünün hali hazırdaki en büyük sorunları arasında; arazilerin küçük ve parçalı olması, gül çiçeği alış fiyatlarında istikrarsızlık, yüksek üretim maliyetleri nedeniyle gül yağı ve gül ürünleri pazarında rakip ülkelere karşı rekabet gücünün zayıflaması, parfüm-kozmetik teknolojisine yönelik Araştırma-Geliştirme (AR-GE) faaliyetlerinin yetersizliği ve bitki koruma alanında yaşanan sıkıntılardır” şeklinde konuştu.

ISPARTA GÜLÜNÜN YETİŞEBİLECEĞİ SINIRLAR ORTAYA KONMALI

Prof. Dr. Bahri Karlı, Isparta gülcülüğünde tespit edilen sorunlar ve çözüm önerilerine ilişkin şu bilgileri aktardı: “Göller bölgesinde Isparta Gülü dikim alanları; bahçe yaşı, ürün gelişimi ve rekolte tahmini modern teknik ve teknolojiler kullanılarak belirlenmelidir. Isparta gülü üretim alanı, bölgesel yayılışı, mevcut bahçelerin yaşı vb. konularda veri tabanı oluşturacak veriler gül işleme tesislerinin çiçek alımları üzerinden tahmin ile elde edilmektedir. Bu durum, rekolte tahmini ve üretim politikası belirlemeyi oldukça zorlaştırmaktadır. Uzaktan Algılama ve Haritalama Teknikleri ile Göller bölgesinde Isparta gülünün yatay ve dikey olarak optimal yetişebileceği sınırlar ve dikim alanları ortaya konulmalıdır.

GÜL VADİSİ PROJESİ HAYATA GEÇİRİLMELİ

Üniversite-Sanayi işbirliği kapsamında Süleyman Demirel Üniversitesi öncülüğünde BAKA tarafından desteklenerek projelendirilen "Gül Vadisi" gül ve gül ürünleri üreticileri ile Ar-Ge faaliyetlerinin yürütüleceği bir merkez olarak planlanmıştır. Bu proje ile parfüm ve kozmetik sanayinin geliştirilmesi ve ihtisaslaşmanın sağlanması beklenmektedir. 

STRATEJİK ÜRETİM PLANLAMASI YAPILMALI

Yağ gülü sektöründe genel olarak on yıllık periyotlarda görülen krizler büyük oranda üretim projeksiyonunun olmamasından kaynaklanmaktadır. Bu da gül yağı üreticilerinin pazarda rekabet gücünü zayıflatmaktadır. Bulgaristan'da hali hazırda; 2012 yılında 2.000 dekar, 2013 yılında 4.000 dekar yeni gül bahçesi tesis edilmiş ve 2014 yılında ise en az 1.500 dekar dikim yapılacağı tahmin edilmektedir. Dünya uçucu yağ pazarındaki büyüme oranı esas alınarak, gül üretim alanlarını artırma ve gençleştirme programı oluşturulmalıdır.

"GENÇLEŞTİRME BUDAMASI TAZMİNATI" UYGULANMALI

Çay tarımında uygulanan "gençleştirme budaması tazminatı" gül tarımı yapan işletmeler için de yasalaştırılarak uygulanmalıdır. Göller yöresinde mevcut gül bahçelerinin çoğu ekonomik verim yaşını aşmış yaşlı gül bahçelerinden oluşmaktadır. Odunlaşmaya başlayan yaşlı bahçeler daha az tomurcuk, daha az çiçek üreterek gül üreticisinin üretim maliyetini artırmaktadır. Bu nedenle gül bahçelerinde on yılda bir gençleştirme budaması yapılarak yenilenmesi gerekmektedir. Ancak, gençleştirme budaması yapılan bitkiler verim düzeyine 3. yıldan itibaren ulaşmaktadır. Bu durumda, özellikle gelir düzeyi düşük üreticiler 3 yılık verim kaybını göze alamamakta ve gençleştirme budaması yapmaktan kaçınmaktadır. Gül üreticilerinin, gençleştirme amaçlı budamadan kaynaklanan verim kayıplarını telafi edici bir "gençleştirme budaması tazminatı" ödenmesi halinde, gül bahçelerinin yenilenmesi kolaylıkla kontrol altına alınabilecektir. Nitekim, bu amaçla çay tarımında 2004/7758 sayılı kanunla budama tazminatı etkin bir şekilde uygulanmaktadır. Isparta gülü bahçeleri de yaşlanma sonrasında en geç 10 yılda bir gençleştirilmesi gerekmektedir. Çay bitkisinde olduğu gibi Isparta gülünde de gençleştirme yapıldığında 2 yıl dekar başına ortalama500 kgçiçek kaybı ortaya çıkmaktadır. Bu kayıpların gençleştirme budama tazminatı olarak üreticiye ödenmesi halinde, "Isparta Gülü Stratejik Üretim Planlaması" kapsamında iyi bir organizasyon ile gül bahçelerinin 10 yıllık bir periyot içinde dönüşümlü olarak gençleştirilmesi üretimin istikrarını sağlayacaktır.”

ISPARTA GÜLÜNÜN GELENEKSEL VE OTANTİK ÖZELLİKLERİ KORUNMALI

Öte yandan Prof. Dr. Karlı, diğer çözüm önerilerine ilişkin şunları söyledi: “Yağ gülünün endüstri bitkileri içinde yer alması ve Tarım Havzaları Destekleme Modeline göre fark ödemesi sistemi kapsamına alınması gerekmektedir. Organik gül yağı talebi artışına göre yeni bir üretim planlaması yapılmalıdır. Gül çiçeği alımlarında yeni bir fiyatlandırma politikasına geçilmelidir. Yağ gülünün endüstri bitkileri içinde yer alması ve Tarım Havzaları Destekleme Modeline göre fark ödemesi sistemi kapsamına alınması gerekmektedir.  Organik gül yağı talebi artışına göre yeni bir üretim planlaması yapılmalıdır. Gül çiçeği alımlarında yeni bir fiyatlandırma politikasına geçilmelidir. İsmail Efendi Gül Vakfı" sosyal ve kültürel organizasyonlar ve Isparta Gülü hafızasının korunması için kurulmalıdır. Isparta Gülünün geleneksel ve otantik özellikleri korunmalı ve kırsal turizme yönelik olarak tanıtım çalışmaları yapılmalıdır. Gül ve gül ürünleri üretiminde Ar-Ge çalışmalarının artırılması ve yeni teknolojilerin kullanımının geliştirilmesi gereklidir. Metil öjenol oranı azaltılmış gül yağı üretimine yönelik çalışmaları yapılmalıdır. Isparta Gülü hastalık ve zararlılarına karşı "Entegre Mücadele Sistemi" kurulmalıdır.”

GÜL KOMİSYONUNDA ŞU İSİMLER YER ALDI:

Prof. Dr. Bahri Karlı, Yrd. Doç. Dr. Sabri Erbaş, Prof. Dr. Hasan Baydar, Prof. Dr. Hasan Özçelik, Doç. Dr. Fatma Handan Giray, Doç. Dr. Fatih Ali Canlı, Doç. Dr. Serkan Boyar, Yrd. Doç. Dr. Ozan Demirözer, İbrahim Işıdan.

Bu haber 854 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...