“Kalkınmanın kalitesi demokrasinin kalitesiyle belli olur”

31 Mayıs 2014 13:10

2. Uluslararası Davraz Kongresi’ne katılan Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, kalkınmada illerin çok önemli olduğuna vurgu yaptı. Bu anlamda bir şehrin nitelikli insanı ve sermayeyi yetiştirip başkalarına kaptırmadığı zaman kalkınmayı sağladığını ifade eden Yılmaz, “Isparta da bunlardan bir tanesi. İdeal bir il. Bilgi, teknoloji üreten bir il. Bilgiye dayalı sermayenin gelip yatırım yapabileceği bir ortam” dedi.

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz , Süleyman Demirel Üniversitesi tarafından düzenlenen 2. Uluslararası Davraz Kongresi için Isparta’ya geldi. Bakan Yılmaz ilk olarak, Süleyman Demirel  Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Karabulut'un vefat eden babası Hilmi Karabulut’un Eğirdir ilçesinde kılınan cenaze namazına katıldı. Daha sonra Barida Hotel’e gelen Bakan Yılmaz, burada Kalkınma ve Kalkınma Stratejileri başlıklı konferans verdi.

“DÜNYA MESELELERİNİN ISPARTA’DA TARTIŞILMASINDAN

DOLAYI SİZLERİ TEBRİK EDİYORUM”

2. Davraz Kongresi nedeniyle insanıyla, tabiatıyla Türkiye’nin cennet köşelerinden biri olan Isparta’da olmaktan memnun olduğunu dile getiren Bakan Yılmaz, “5 sene önce ilkine de katılma imkanım olmuştu. O tarihlerde Davos mu Davraz mı diye tartışma vardı. Anadoludan böyle bir iddianın ortaya konması, dünya meselelerinin Isparta’da tartışılması onurlu duruşun getirdiği bir harekettir. Öncelikle Isparta’yı tebrik ediyorum. SDÜ’ye de bu girişimi yaptıkları için teşekkür ediyorum. Öğrendiğim kadarıyla yurt dışından epeyce misafirimiz var. Ben de milletvekili arkadaşlarımdan davet alınca dayanamadım programımı ayarlayıp gelme imkanı buldum. Sizlerle daha ziyade kalkınma zihniyetini ve gelecek perspektifini paylaşmak istiyorum” dedi.

“BU YIL DAHA KALİTELİ BİR BÜYÜME SAĞLAYACAĞIZ”

Dün açıklanan Nisan ayı ihracat rakamlarına da değinen Yılmaz, “Önemli bir artış var. Cari açığımızda da yüzde 30 oranında iyileşme söz konusu. Mutlu oldum. Geçen yıl yüzde 4 büyümüştük. Bu yıl da yüzde 4 büyümeyi hedefliyoruz. Sanayide ve turizmdeki hareketliliğe baktığımızda Türkiye’nin büyüdüğünü görüyoruz. Bu büyüme geçen yıla göre daha kaliteli bir büyüme olacak. Dış talep artmış olacak. İç talepten ziyade dış talebin daha fazla katkıda bulunduğu bir gelişmeyi sağlayacağız. Türkiye’de son 10 -12 yıla baktığımız zaman önemli bir performans ortaya koydu” dedi.

“BAŞARININ SIRRI İSTİKRAR İÇİNDE DEĞİŞİM”

Daha sonra konferansa başlayan Bakan Yılmaz, Türkiye’nin son 12 yılda siyasi istikrar sağladığını bildirdi. Başarının sırrını da veren Bakan Yılmaz, “Türkiye’de başarının sırrı istikrar içinde değişimi yakalamış olmasıdır. İkisi zıt kavramlar gibi görünüyor belki fakat önemli olan bu ikisini bir araya getirmek. Bir taraftan siyasi istikrarı ve güven ortamını sağlarken bir taraftan da bu istikrarı reformlarla doldurdu. Bu rakamlar sadece sonuç neden değil. Kişi başı gelir, ihracat, hep bunlar sonuç. Asıl nedenlere baktığınız zaman son 12 yılda siyasi istikrar sağlandı, güven ortamı sağlandı. İyi bir çerçeve oluşturuldu. Bunun içini de mikro reformlarla doldurduk” diye konuştu.

SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMANIN 4 BOYUTU VAR

Kalkınmanın sadece büyümeye indirgenecek bir kavram olmadığına dikkat çeken Bakan Yılmaz, “Sürdürülebilir kalkınmanın başka kriterleri de var. Birincisi ekonomik büyüme, ikincisi sosyal adalet, sosyal denge, üçüncüsü çevre konuları. Dünya ölçekleri bu yönde. Ben buna dördüncü bir madde daha eklemek istiyorum. Bence bu 3 boyuta eklenecek dördüncü boyut temel haklar boyutudur. Buna yönetişim de diyebilirsiniz” dedi.

GÜVENLİK VE ÖZGÜRLÜK OLMADAN KALKINMA OLMAZ

Güvenlik olmadan kalkınmanın da olmayacağını kaydeden Bakan Yılmaz, “Terörün, kavganın olduğu bir ortamda kalkınmadan bahsedemezsiniz. Kişi başı geliriniz çok yüksek olabilir. Çevreyi de koruyor olabilirsiniz. Fakat insanların inanç hürriyeti yoksa, düşünce özgürlüğü yoksa, temel hak ve özgürlüklerden faydalanamıyorlarsa orada tam anlamıyla kalkınmış bir ülkeden bahsedemezsiniz. Kalkınmanın kalitesi demokrasinin kalitesiyle belli olur. Belirli bir noktaya kadar demokrasi olmadan kalkılınılabilir. Tam  anlamıyla ileri bir demokrasi olacaksanız bunu özgürlük olmadan yapamazsanız. Dolayısıyla insanların mutlu olması adına, yenilikçi, dinamik bir ekonomi oluşturma adına demokrasi, temel hak ve özgürlükler sürdürülebilir kalkınmanın olmazsa olmazlarından bir tanesi. Türkiye son 12 yılda vesayetçi bir demokrasiden normal bir demokrasiye geçti. Düşük orta gelirden yüksek orta gelire çıktık, demokrasi olarak da ayıplı bir demokrasiden normal bir demokrasiye doğru geçiş yaptık. Ama yetmez. Daha iddialı noktalara gideceksek hürriyetlerin geliştiği bir ortamda bunu başarmak zorundayız” şeklinde konuştu.

İLK DEFA YERELDEN BİR PLANA KATKI ALDIK

Onuncu 5 yıllık Kalkınma Planı hakkında da bilgi veren Bakan Yılmaz, “2014-2018 yıllarını kapsayan bir planımız var. Bu planı hazırlamak için 2 yıl uğraştık. 100 binin üzerinde insanın katılımını sağladık. İlk defa yerelden katkı aldık bu plana. Özel istihdam komisyonları kurduk. Akil adamları topladık. Düşünce kuruluşlarıyla biraraya geldik. Türkiye’nin birikimini süzmeye çalıştık ve onuncu 5 yıllık planımızı hazırladık ve Meclimisimize sunduk Meclis kabul etti. İlk uygulamalarına da başladık. Sürdürülebilir kalkınma anlayışına odaklı bir plan oldu. Öğrencilerimiz bunu mutlaka okusunlar. Türkiye’nin genel politikalarını anlamak için önemli bir döküman. Burada ilk defa bazı yeniliklerde yaptık. İlk defa 25 tane reform alanı belirledik. Bu alanlarla ilgili yol haritaları hazırlıyoruz. Türkiye’nin reform gündemi bu işte. Ülkemiz bu reformları gerçekleştirdikçe orta gelir tuzağına da düşmeden reform iradesini sürdürerek 2023’e doğru yürüyecek. Bölgesel bazda ortalamaların altında olan bölgelerle ilgili özel hazırlıklar yapıyoruz. Çünkü biz şuna inanıyoruz; Kalkınmanın özünü özgürlük ve donamım oluşturuyor. Sadece Ankara’da oturup kalkınmayı sağlayamayız. Her yöreyi ayrıntılı bilmemiz gerekiyor. Adaletin iyi işlemesi kalkınma planımızın üzerinde durduğumuz önemli bir konu” dedi.

ÜNİVERSİTELER DAHA AKTİF HALE GETİRİLECEK

Son olarak Kalkınma Bakanlığı olarak araştırma altyapılarına bir düzenleme getirdiklerini ifade eden Bakan Yılmaz, “Yeni destekler tarif ediyoruz. Üniversitelerimizin 7/24 açık olmalarını istiyoruz. Özel sektörle daha yakın olmalarını istiyoruz. Bugüne kadar 3 milyar TL bir kaynağı üniversitelerimize tahsis ettik. Şimdi onları daha aktif hale getirme zamanı. Yeni yönetim kurulu yapılarıyla birlikte bu altyapıları çok daha aktif hale getireceğiz” dedi.

ISPARTA KENDİNİ CEZBEDEN BİR ŞEHİR

Bu arada kalkınmada şehirlerin çok önemli olduğunu ifade eden Bakan Yılmaz, “Şehirler artık çok önemli. Kalkınma Bakanı olarak ‘Kalkınmayı en kısa nasıl tarif edersiniz?’ diye bir soru sorsanız şöyle derim; Bir bölge bir yöre nitelikli insanı ve sermayeyi geliştirip yetiştirebiliyorsa ve bunu da başkalarına kaptırmıyorsa, cezbediliyorsa kalkınmayı sağlamış demektir. Isparta da bunlardan bir tanesi. İdeal bir il. Bilgi, teknoloji üreten bir il. Bilgiye dayalı sermayenin gelip yatırım yapabileceği bir ortam. Bunu başaramadığınız takdirde gelişemezsiniz. İşin özü insan. Bilgi, iyi şehirleşme, teknoloji, yatırım dediğiniz zaman insan akla gelir. İnsana değer veren, en iyi şekilde yaşatarak, potansiyel ortamı sağlamak kalkınma stratejimizin de özünü sağlıyor” dedi. Bakan Yılmaz daha sonra parti teşkilatını ziyaret etti.

 

 

Bu haber 721 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...