‘’Ispartalı huzur, güven ve zenginlik istiyor’’

9 Aralık 2013 15:00

AK Parti’nin 15 Belediye Başkan aday adayından birisi olan Suat Kolukırık, 2,5 yıldır devam eden siyasi çalışmaları hakkında bilgi verdi. Bugüne kadar adam adam adam, adım adım çalıştığını belirten Kolukırık, ‘’Ben halkımızın ne istediğini gayet iyi biliyorum. Ben laf üretmeye değil bu şehri yönetmeye talibim’’ dedi.

AK Parti Belediye Başkan aday adayı Doç. Dr. Suat Kolukırık, bu yarış içerisinde basın toplantısı düzenleyen ilk isim oldu. Cuma günü gazetecilerle akşam yemeğinde bir araya gelen Kolukırık, aday belirleme süreci öncesinde gazetecilerin sorularını büyük bir içtenlik ve samimiyetle yanıtladı. Soru, cevap şeklinde gerçekleşen buluşmada Kolukırık, bu yarışta Başbakan Erdoğan’ın adayı açıklayana kadar yer alacağını bildirdi. 2011 genel seçimlerde AKP’den 3. sıra milletvekili adayı olan Kolukırık, 2,5 yıldır Isparta’daki çalışmalarına devam ediyor. Bugüne kadar 22 bin kişiye kartvizitini verdiğini dile getiren Kolukırık, Isparta adayının partiyi en şekilde temsil edecek ve bayrağı en yukarı taşıyacak bir ismi aday olarak açıklayacağına inancının tam olduğunu dile getirdi. İşte Kolukırıkla gazeteciler arasında geçen diyaloglar;

ŞEHİRLE KURDUĞUM BAĞIN ÇOK İYİ ANLAŞILMASI GEREKİR

Soru: Son 10 gündür AK Parti’nin adayının belli olduğuna dair bilgiler kamuoyunda dolaşıyor. Bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?

Cevap: Siyasette uzun soluklu bir şey olmak çok önemli. Benim dışında 14 aday adayı var. Başvurularından sonra kendi iradeleri noktasında süreci devam ettiriyorlar. Bu süreç bence henüz tamamlanmış değil. Sayın Başbakanımız adayı açıkladığı ana kadar adayı belirtmenin ya da kamuoyuyla bu tür bilgilerin paylaşılmasından yana değilim. Yapılan açıklamaların da gayri resmi açıklamalar olduğunu düşünüyorum. Bütün aday adaylarının şansı eşittir. 2,5 yıllık süreç içerisinde bu şehirle toplumsal bir bağ kurdum. Bu bağın çok doğru anlaşılması gerekir. Şehri tanımıyorsanız siyaset yapmanız mümkün değil. Cuma gününe kadar uzun bir süre var. Siyasette 24 saat uzun bir süredir. Sabır ve dua ile beklemek en doğru süreç.

Ben bu şehri yönetmeye talibim. Doç. Dr. Suat Kolukırık olarak, bir arkadaşınız,  kardeşiniz, hocanız ve dostunuz olarak, beni her ne şekilde görüyor ve değerlendiriyorsanız ben bu şehri yönetmeye talibim. Bu noktada bir irade ortaya koymuştum. Bu yürüyüşte yeni bir yürüyüş değil. Yaklaşık 2,5 yıldır yapmış olduğum çalışmaları da derlediğim, toparladığım bir çalışma var.  Her gün mahalleleri, sokakları dolaştım. Adam adam, adım adım bu şehirde bu çalışmanın olduğunu söyleyebilirim. Bu yürüyüşü değerlendirecek olan Sayın Başbakanımız ve partimizin değerli organları. Ben sefere çıkmakla yükümlüyüm. Ama bu makamı bana verecek olan milletim, partim ve kaderimdir. Fakat gelmiş olduğumuz noktada üzerinde bir yumurta küfesinin olduğunun da bilinmesini istiyorum. AK Parti Isparta İl Başkanlığı’na yapmış olduğum aday adaylığı başvurusu bir hayli zordu. Çünkü bu şehrin emanetini yüklenme noktasında bir beyanda bulundum. Neyi talep ettiğimi de açık yüreklilikle biliyorum. Partimiz Isparta Belediye Başkan adayını açıklayana kadar da ben çalışmamı devam ettireceğim. Çünkü banan inanan, benimle birlikte olan, evlerine konuk olduğum, acılarını paylaştığım, sevinçlerinde beraber güldüğüm insanların üzerimde bir sorumluluğunu hissediyorum. Bu şehre de bir anlam katmaya çalışıyorum.

SÜREÇ DEVAM EDİYOR SON DAKİKAYA KADAR ÇALIŞACAĞIM

Soru: Meclis ve Genel Merkeze gittiniz. Oradaki bakış açısı nedir?

Cevap: Ben 2011 seçimlerinde AK Parti 3. sıra milletvekili adayıydım. Dolayısıyla üzerimde siyasi bir kimlik var. Zaman zaman Ankara, İstanbul ve görevlendirilmem halinde başka illere seyahatler yapıyorum. Bu hafta Meclis ve genel merkez ziyaretinde bulundum. Meclis ziyaretimin nedeni şudur; meclis grup toplantısında bazı illerin adayları açıklanacaktı. O heyecana bende ortak olmak istedim ve genel kurul salonunda o heyecanı görmek, tatmak arzu ve hedefindeydim. Beraberinde meclisteki bazı milletvekili ve partimizin ileri gelenleriyle görüşmelerle gündem değerlendirmelerinde bulundu. Genel Merkezin Isparta’ya bakış açısı ise aday belirleme noktasında süreç devam ediyor. Bunun dışındaki hiçbir söylenti gerçeğe alınacak bir söylenti değildir. Son dakikaya kadar yürüyüşümü devam ettireceğim.

22 BİN KİŞİYE KARTVİZİT DAĞITTIM AMA KİMSEYE SÖZ DAĞITMADIM

Soru: Uzun bir süreçten geçtiniz. Ortalama kaç bin kişiyle görüştünüz?

Cevap: 22 bin kişiye kartvizitimi birebir verdiğimi söyleyebilirim. Ama kimseye bir söz vermedim. Bunun dışında görüştüğüm, merhaba dediğim, çay içtiğim ve ev toplantılarının sayısını bende bilmiyorum. Nasıl bir çalışma temposu içerisine girdiniz? diye sorarsanız, bundan da emin değilim. Çünkü beni yürüten bir Isparta ve Ispartalı vardı. Düşünebiliyor musunuz bir adam çıkıyor, ben ev toplantısı yapacağım, ben aday adayım bile demeden insanlarla bir araya gelme isteği ve talebini ortaya koyuyor. Ayrıca insanlar da sizi evlerine davet ediyorlar. Hiç kimse, hiç kimseyi durduk yerde evine davet etmez. Ispartalıların desteği olmasaydı bu yürüyüşümü gerçekleştiremezdim. Sosyolojik olarak Isparta’da yaşayan insanların beni evlerine davet edip, siyaseten ne görmek istiyorlar, bunun çok iyi derin analiz edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Siz bir şehre belediye başkanı olacaksanız, şehri çok iyi analiz etmeniz gerekir. Çünkü şehir bir medeniyettir. Ben bu yürüyüşte öncelikli olarak şehri idrak etmeye çalıştım. Bir belediye başkanı şehri inşa ve ihya etme noktasında bir irade ortaya koymalıdır. O da makama oturduktan sonra gerçekleşecek bir şey. Fakat idrak etmeden, ihya ve inşa sürecine geçemezsiniz. Çünkü ben sadece çay içmeye gitmedim. Hükümet politikalarımızı, açılım sürecini, ekonomik politikalarımızı da anlattım. Sonrasında Isparta için ne yapılabilir, şehirde yaşayanlar Isparta’yı nasıl etkiliyor, hayallerinde nasıl bir Isparta var, onlardan tek tek projeler çıkardım. Bunların her birini harmanladım ve şuanda proje havuzumuzun içerisinde yer alıyorlar.

Bazen eşim ve çocuklarımla aile toplantılarına gittim. Çünkü hanımların belki eşime söyleyebilecek bir şeyi olabilir diye bunu yaptım. 2,5 yıldır müthiş bir özveri ve gayret ortaya koyduğumu düşünüyorum. Cenabı Allah belediye başkanlığını bize nasip ederse bu çalışmalarımızı somutlaştıracağız ve yürüyüşümüze devam edeceğiz.

AYRIŞMA SÜRECİNE KESİNLİKLE GİRMEYİZ

Soru: Aday adaylığından adaylık sürecine geçiş sürecinden sonra partide bir ayrışma olup, olmayacağıyla ilgili ne söylemek istersiniz? Ayrıca partinizin teşkilat yapısında bir ayrımcılık olduğunu seziyor musunuz?

Cevap: AK Parti kadroları kardeşliği ve paylaşımı becermiş kadrolardır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. AK Parti, milletin partisidir. Gelmiş olduğumuz noktada aday kim olursa olsun parti kadromuzdan herhangi birinin ayrışma sürecine gireceğini düşünmüyorum. Herkesin adayın arkasında duracağını ve yürüyüşlerini devam ettireceğini düşünüyorum. Parti teşkilatımız ben inanıyorum ki, en ehliyetli, en liyakatli, bu işi yapabilir ve partinin bayrağını en üst mertebeye taşıyacak kişiyi de seçeceğini düşünüyorum.

SİYASET TİCARET GİBİ RİSK ALMA İŞİDİR

Soru: İl Yönetiminin tek bir aday adayı üzerinde taraf olduğunu söyleniyor. Bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?

Cevap: Aslında beni etkileyen bir şey yok. Beni etkilemiş olsaydı ben bugün burada olmaz idim. Siyaseti dedikodu üzerinden yapamayız. Siyasette derler. Yapsanız da derler, yapmasanız da derler. Bizim buradaki amacımız üzüm yemek, bağcıyı dövmek değil. Ama parti içinde mutlaka değerlendirmelerde yapılacaktır? Hangi adayla kazanırız sorusuna yanıt aranacaktır. Önümüzde Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler de var. Dolayısıyla partimizin içerisinde burada hangi adayla başarılı oluruz mekanizmasını çalıştıracağını düşünüyorum. Fakat bu istişareyi çok daha farklı boyutlara taşırsan, burada huzur ve istişare ortamının ortaya çıkacağı kanısında değilim. 15 aday adayı aslında yarışıyor. Bu yarışta hem taban hem parti delegelerimiz bir değerlendirmede bulunacak. Temayül yoklaması bunların bir göstergesiydi. En doğru en iyi şekilde partimizi ve Isparta’yı temsil edecek aday belirlenmesinin gerçekleşeceğine inanıyorum. Bu konuda asla ümitsiz değilim. Siyaset ticaret gibi risk almak işidir.

BEN BU ŞEHRİN BANA VERDİKLERİNİ TEKRARDAN BU ŞEHRE

VERME NOKTASINDA BİR İRADE ORTAYA KOYUYORUM

Soru: Şuanda resmi olmasa da aday olarak gösterilen birisi var. Ancak Suat Kolukırık şuanda karşımızda ve ona soru sorabiliyoruz. Kolukırık’ın bu özgüveni nereden kaynaklanıyor?

Cevap: Sayın başbakanımızın bana verdiği bir emanet var. Ben bu emaneti taşıyorum, yarı yolda bırakamam. Sayın Başbakanımız benim adımı AK Parti internet sitesinde benim adımı 2011 adayları arasından çıkarmamış ki, ben onları çıkartayım. Ben AK Parti ile başka bir Suat Kolukırık oldum. Bir ahde vefam var.  Sayın başbakanım 2011’de bize şunu söylemişti: Ben Isparta’yı severim,  Ispartalılar da beni sever. Benim oradaki oyum Isparta’da yüzde 58 demişti. Tek tek insanlara gidin, ellerini sıkın ve selamımı söyleyin. Ben büyük sistem içerisinde yer alarak Isparta’ya bir şeyler yapabileceğime inanıyorum. Dünya markası olmuş bir liderimiz var. Bu liderle birlikte siyaset yapma arzu ve hedefimi ortaya koyuyorum. Suat Kolukırık, Ankara’ya gidip, bürokrasiye karışır mı diye de sorulabilir. Hayır. Ben bu şehirde evlendim, bu şehirde işimi buldum ve bu şehrin yemeğini yiyorum. Ben bu şehrin bana verdiklerini tekrardan bu şehre verme noktasında bir irade ortaya koyuyorum.

LAF ÜRETME İDDİASINDA DEĞİLİM

Bana bazen Suat Hocanın teşkilatı ve ekibi yok diyorlar. Benim ekibim aslında Isparta. Ben bu kadar eve gidebiliyorsam ev toplantılarını kimler hazırladı? Ben herkese eşit mesafede olmaya çalıştım. Güneş yaratılmış, ayırt etmez ki. İnsan merkezli siyaset yapıyorum. Bu şehirdeki kurttan, kuştan, kedi ve köpekten bile sorumlu olduğumu hissederek yaşıyorum. Gelir gelmez de onlara bir barınak yapacağım. Onu da söylemiş olayım. Ben laf üretme iddiasında değilim. Ben Isparta’yı yönetmek istiyorum.

HUZUR, GÜVEN, ZENGİNLİK İSTİYOR İNSANLARIMIZ

Soru: Sayısız insanla görüştünüz ve sayısız ziyaret yaptınız. Ispartalının siyasetten beklentisi size göre nedir?

Cevap: Ispartalının siyasette beklentisi Çorum’da, Urfa’da veya İstanbul’da yaşayandan çok farklı değildir. Bir şehir insanlara 3 şey vermelidir. 1-huzur, 2-güven, 3-zenginlik. İnsanlara bunları veremiyorsa göç ederler. Tarihsel olarak bu böyledir. Ispartalı siyasetten, dikkate alınmayı, hizmet görmeyi ve burada ekonomik ve kültürel olarak yaşamayı bekliyor. Bunları sunamazsanız insanlar bu şehirden kaçarlar.

VEDAT ŞENOL’U BU ŞEHRİN BİR ESNAFI OLARAK GÖRÜYORUM

Soru: Aday gösterildiğiniz takdirde rakiplerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Cevap: Ben bunun örneğini daha önce ortay koydum. Vedat Şenol başkanımla zaman zaman sohbet ederim. Ben Vedat Şenol başkanıma bu şehrin esnafı gözüyle bakıyorum. Asla bel altı vurmadan, asla insanları aşağılamadan bir siyaset yapacağımı açık yüreklilikle söylüyorum. Ben hem MHP hem de CHP’nin tabanıyla çok rahat konuşabiliyorum. Aday olursam hem CHP hem de MHP’nin tabanından ciddi şekilde oy alabileceğime inancım son derece yüksek. Ayrıca İsa Yalçın’dan Yusuf Ziya Günaydın’a kadar olan şakalaşmalarımız bazen basına yansıyor. En son Belediye Başkanımız Günaydın’la karşılaştığımızda kendisine, ‘başkanım seni seviyorum ama koltuğunuzda gözüm var, onu alacağım’ demiştim. Onunda hoşuna gitmişti. Böyle özverili ve bunu açık yüreklilikle söylemenden mutluyum demişti. 

BEN ISPARTALININ VİCDANINDA BİR

YERDE OTURDUĞUMA İNANIYORUM

Soru: Eğer aday gösterilmezseniz siyasi çalışmalarınız son bulacak mı?

Cevap: Siyasetçi gücünü tabandan ve milletten alır. Ben tabanın desteği olmasaydı 2,5 yıllık çalışmalar olmazdı. Hatta bazen bana bu deli mi her gün ev toplantılarına gidiyor diyorlar. Ben deliyim de beni kabul eden de mi deli? Toplumsal bir karşılığınızın olması lazım. Toplumun vicdanında olmanız çok önemli bir şey. Ben Ispartalının vicdanında bir yerde oturduğuma inanıyorum.

NASIL TÜRKİYE İSTİYORUZDA AKTİF ŞEKİLDE ROL ALDIM

Soru: Aday gösterilmezseniz sizi yine AK Parti’nin sahalarında görebilecek miyiz?

Cevap: Ondan kesinlikle şüpheniz olmasın. 2011 yılında ben bunu gösterdiysem bundan sonraki süreçte de göstereceğime emin olabilirsiniz. Ben aslında milletvekili adayı olmadan dahi AK Parti için parti mutfağında çalışmış, yeni Türkiye’yi inşa etme noktasında, özellikle demokratik açılımdan tutun, 21. yüzyıl Türkiye’sinde nasıl bir Türkiye istiyoruz toplantılarında çok aktif bir şekilde rol aldım.’’

Bu haber 1075 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...