“Kendini Mimarların hocası zannediyor!”

3 Temmuz 2013 16:02

Mimarlar Odası Başkanı Merve Kuyu, Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın’ın kendisini hakkında yaptığı açıklamalara cevap verdi. Kuyu, söylemlere şaşırmadığını başkan Günaydın’ın sık sık kimliğini karıştırdığını ileri sürdü. ITKM’nın yılan hikâyesine dönmesindeki tek sebebin de Günaydın olduğunu iddia eden Kuyu, “Kendini ‘en iyi mimar’ hatta ‘mimarların hocası’ olarak tanımlaması istese de saklayamadığı, sınırlayamadığı bir ego tatmini olarak görmekteyim” dedi.

Mimarlar Odası Başkanı Merve Kuyu, “Halı Kilim ve Etnografya Müzesinin kulesi şehir estetiğini bozuyor” şeklindeki açıklaması Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın’ı kızdırmış ve Günaydın da “Kuyu, zamanında derslerine iyi çalışmamış galiba. Eiffel Kulesi şehir estetiğini bozuyor mu?” diyerek karşılık vermişti. Bunun üzerine tekrar açıklama yapan Mimarlar Odası Başkanı Merve Kuyu, Başkan Günaydın’a sert yüklendi. Başkan Günaydın’dan bu denli açıklama geldiği için şaşırmadığını belirten Kuyu, “Günaydın kendini ‘en iyi mimar’, ‘mimarların hocası’ zannediyor” dedi.

GÜNAYDIN, ITKM’NİN YILAN HİKÂYESİNE

DÖNMESİNE NEDEN OLAN YEGÂNE KİŞİDİR

Başkan Günaydın’ın mimar kimliği ile başkanlık kimliğini sürekli birbirine karıştırdığını ileri süren Kuyu, şu açıklamayı yaptı; “Kendisinin mimari egosunu ve istişare kabul etmeyen kişilik yapısını mimarlık camiası ve Isparta halkı ITKM’nin proje yapım sürecinden gayet iyi hatırlamaktadır. Mimar kimliği ile ITKM’nin proje yapımı sürecinde yapılan ulusal yarışmaya katılmıştır. Dereceye giremediği yarışma sürecinin bitmesinin akabinde bina yapılmaya başlamışken, seçim olmuş, kendisi belediye başkanı seçilmiş, ilk icraatı olarak jüri tarafından birinci seçilen projenin yapımını durdurup kendi projesinin daha iyi olduğunu kendi kendine ilan edip ‘ITKM yılan hikâyesini başlatan yegâne sorumlu kişi olmuştur.

KENDİNİ MİMARLARIN HOCASI OLARAK

İLAN ETMESİ KİŞİLİK YAPISIYLA ALAKALI

Kendisini hem mimar, hem mühendis, hem plancı ve hem de her konuyu en iyi bilen kişi olarak ilan eden sayın başkanın kendini benim hatta tüm mimarların hocası olarak ilan etmesini de kişilik yapısından dolayı yadırgamamak gerekir.

“EGO TATMİNİ İÇİNDE”

Etnografya müzesi ile yapmış olduğum açıklamaların özü, kamuya ait alanlarda yapılacak projelerin kişisel mimari zevklerle üretilemeyeceği, yarışma ile elde edilmesinin en doğru karar olduğu ve kamusal sorumluluk açısından tüm karar aşamalarında çok katılımlı ortak platformlarda tartışılarak elde edilmesi ve sonrasında uygulamaya geçilmesi şeklindedir. Tüm mimarlık camiasının fikren aynı noktada buluştuğu ‘kamuya ait tüm yapıların yarışma ile elde edilmesi gerektiği konusunda bile, sayın başkanın kendini ‘en iyi mimar’ hatta ‘mimarların hocası’ olarak tanımlamasını istese de saklayamadığı, sınırlayamadığı bir ego tatmini olarak görmekteyim. Herkes tarafından kabul gören teknik ve bilimsel değerlendirmeler ışığında ekonomik, teknik ve estetik kriterler açısından ve ayrıca bunun yanında çevresel etki değerlendirmeleri açısından olumsuzlukları açıkça görülen ama maalesef ki, ‘ben yaptım oldu’ mantığıyla başlanıp, yapımı bitmek üzere olan müze yapısı, halkın parasıyla yapılmakta, halka ait olan yere yapılmaktadır. Her açıdan yakın çevresine olan etkisinin olumlu olup olmadığını ve iddia edildiği gibi tüm turistleri Isparta’ya çekecek bir şaheser olup olmadığını halkın değerlendirmesine ve zamana bırakıyorum.

“ÜRETECEĞİ PROJELER MERCEK ALTINA

ALINIP ÖNCEDEN İNCELENMELİ!”

Ancak sayın başkanın şehrimiz için şahsi kararlarıyla hareket ederek ürettiği ve bundan sonraki üreteceği mimari projelerinin proje aşamasında mercek altına alınmasının gerekli olduğu noktasına özellikle dikkat çekmeyi kamu yararı adına bir borç olarak gördüğümü belirtmek isterim. Bu bağlamda Isparta belediyesinin şahsa ait bir mimarlık ofisinden çok öte Isparta’ya gönül veren, hizmet veren ve Isparta’da yaşamakta olan herkesin hak sahibi olduğu bir kurum olduğuna da özellikle dikkat çekmek isterim. Kamu yararı adına yapılaşma, imar ve şehircilik ile ilgili doğru ve yanlışları ifade etme konusunda halkı bilgilendirme çabamızda tarafımıza yapılan ne mesleki ne de kurumsal etiğe uygun olmayan kişiselleşmiş ve tutarsız açıklamalar, bizlere bilgilerimizi kamuoyuyla daha sık ve daha detaylı paylaşmamız için ne kadar ihtiyaç olduğunu göstermekte ve bu durum çalışmalarımıza hız, duruşumuza bir kat daha netlik kazandırmaktadır.”

Bu haber 804 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...