“Nevruz, birlik ve beraberliğimizin bir kez daha ifade edildiği bir gün olacaktır”

21 Mart 2013 19:05

Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Ali Balaban, Nevruz Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Balaban’ın mesajı şöyle: “Türk kültürünün vazgeçilmez değerlerinden birisi de kuşkusuz “Nevruz” yani “Yeni Gün”dür.

Doğa ile iç içe yaşayan ve toprağı “ana” olarak kabul eden Türk milleti, soğuk ve çetin geçen kış günlerinin ardından gelen ve ölümden sonra dirilişi, zorluklardan sonra gelen zaferi, kıtlıktan sonra bolluğu ve Allah’ın rahmet ve bereketini simgeleyen baharı büyük coşku içinde karşılamış, Nevruz Bayramı olarak kutlamıştır.

Nevruz, Türk insanını birbirine kenetleyen, Ergenekon’da demir dağları eriterek dirilen atalarının ruhlarını yaşatan ve güzel günleri müjdeleyen bir ateştir. Büyük bir kültürün ürünü olan bu ateş, binlerce yıldır bütün ihtişamıyla yanmaktadır; bundan sonra da yanacak ve yine güzellikleri müjdeleyecektir.

Bütün Türk coğrafyasında “milli bayram” olarak kutlanan Nevruz Bayramımız, ne yazık ki bugün bazı kesimlerin, milli birliğimizin temellerine dinamit koymak amacıyla kullandıkları bir ayrıştırma aracı haline getirilmek istenmektedir. Çoğu zaman “Ergenekon Destanı” ile olan bağlantısından dolayı “Ergenekon Bayramı” diye de kutlanan ve Türklerin bilinen en eski ve en büyük bayramı olan bu özel gün, şimdi bazı kesimlerce Türklerin elinden alınmakta ve siyasi ve etnik bir çatışmanın argümanı olarak kullanılmakta, üzerinde siyaset yapılan bir malzeme haline getirilmeye çalışılmaktadır.

Oysa Nevruz, bizleri birbirimizden ayıran bir gelenek değil, Anadolu ve Avrasya coğrafyasında yaşayanların ortak kültürü, binlerce yıllık kardeşliğimizin en büyük göstergesidir. Nevruz, bu coğrafya insanının, kendisini hangi etnik kökene dâhil hissederse hissetsin, etle tırnak gibi birbirinden ayrılamayacağının ifadesidir. Nevruz, bizi biz yapan, bu milletin binlerce yıldır bu topraklara nakşettiği; genç kızlarımızın halılara işlediği motif, analarımızın ellerine yaktığı kına, düğünlerimizin halayı, zeybeği, barı, horonu, Yüce Yaradan’a yönelen gönüllerimizin ortak duasıdır.

Bu millet, bir arada yaşama iradesini Çanakkale’de, Dumlupınar’da, Sakarya’da, Kıbrıs Barış Harekâtı’nda kanıyla yazmış, canıyla ortaya koymuştur. Son zamanlarda siyasi rant kaygısı taşıyan bazı kesimlerin bebek katili, vatan haini bir teröristi, milletimizin asil ferdi olan Kürt kardeşlerimizin temsilcisi haline getirme ve milletimizi Türk-Kürt gibi etnik ve Nevruz-Ergenekon gibi kültürel açıdan ayrıştırarak, devlet yapılanmamızı değiştirme gayretleri, toplum nezdinde asla karşılık bulmayacaktır. İnanıyoruz ki Nevruz Bayramı, 76 milyon vatandaşımızın bir ağızdan aynı duayı tekrarlayarak, bizi biz yapan değerlerin yeniden hatırlandığı, ayrıştırma projelerinin parçalanıp atıldığı, birlik ve beraberliğimizin dost düşman herkese bir kez daha ifade edildiği bir gün olacaktır.

Dört bir yanımızda isyan ateşinin yanmaya başladığı; şiddet ve vahşetin hüküm sürdüğü; kan ve gözyaşının çağladığı bugünlerde, tüm Avrasya coğrafyasının, Nevruz ateşinin çevresinde dostluk, kardeşlik ve barış içinde el ele, gönül gönüle yer alması dileğiyle, binlerce yıldır Edirne’den Kars’a kadar hepimizin her Nevruz günü hep bir ağızdan söylediği, gönülden dilediği “Ey gece ve gündüzün tedbircisi, ey gözleri ve gönülleri başka hale çeviren, ey kudret ve halleri değiştiren! Halimizi en güzele çevir!” dualarına, can-ı gönülden eşlik ederek, tüm milletimizin Nevruz Bayramını kutuluyorum”.

 

Bu haber 662 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...