Karpuz Festivali ve Şevket Demirel

11 Ekim 2019 17:50

                Yakup ÜSTÜN

                16. Dönem Isparta Milletvekili

 

                Her yıl Eylül ayında tertip edilen karpuz festivali bu yıl  15 Eylül’de bütün güzellikleriyle yaşandı. Merhum Şevket Bey rahmetle ve minnetle anıldı, ondan güzel hatıralar nakledildi.

                Festival, Eğirdir yolunun 12. Km’de bulunan ve kavaklığı gösteren levhadan sol tarafa sapılarak devam ediliyor, burada göz dolduran güzelliklerin ve ağaçların arasından Kuzeye doğru bir müddet yürüdükten sonra festival alanına ulaşılıyor. Burası kavakların çevrelediği yalnız gökyüzünün göründüğü etkileyici bir mekandır. Görünen bu kavaklar zaman  zaman belli gruplar halinde kesilip ORMA’ya gönderiliyor, fabrikaların ihtiyacı olan odunun belli bir bölümü bu kavaklıktan temin ediliyor, kavaklığa bitişik fidanlık da tarımcıların tetkiki ve yararlanmalarına hizmet vermektedir.

                Festival alanına varınca bizi ilk önce dostumuz İbrahim Bardak karşıladı. Bardak fidanlığın kuruluşunda ve ORMA’da yıllardan beri oraya emek vermektedir.

                Her sene olduğu gibi çok aşırı kalabalıklar toplandı. Demirel dostları bir araya geldi, dostluklar tazelendi ve hasret giderildi. Misafirler çok güzel bir şekilde karşılandı, çok leziz yemekler ikram edildi, öz ellikle yemeklerin yanında sunulan kavun, karpuz ve domates çok makbule geçti ve çok beğeni topladı.

                Bu münasebetle Şevket Bey’in toprağa verdiği önem buralardan yetişen nimetlerin doğal oluşuna ve nefasetine dikkati çektiği anlaşılıyor. Esasen bu festivalin asıl amacı sadece karpuzdan ibaret değil toprağın önemine dikkati çekmek için olsa gerek.  Şevket Bey’in toprağı sevdiği kadar ondaki ağaç ve orman sevgisi her türlü takdirin üstündedir. Anayollardaki sedirler de şehrimizin yeşillendirilmesi ve ağaçlandırılmasında onun etkisi ve telkinleri açıktır.

                Bu toprakların ürettiği domatesler o kadar lezzetli ve nefis idi ki yemekler gelene kadar yenip tüketildi, karpuz kavun ve mısırlar yemeklerden sonra yenildi. Geniş bir alana yayılarak düzenlenen sofralar ve kurulan masalarda zarafet ve titizlik dikkati çekiyordu. Bu sofralar dikkat edenler için bir örnek olduğu kadar bu geniş alanda koşuşturarak servis yapan gençler için de güzel bir eğitimdi.

                Bu vesileyle Şevket Bey’in ailesinin özellikle kızları hanımefendilerin gösterdikleri cevvaliyet ve misafirperlik her türlü takdirin üstündedir, bütün bunlardan sonra hanımefendilerin hayırlı evlat olduklarına tanık olduk. 

                Bu arada protokol işlerini yöneten ailenin damadı İlhan KESİCİ dostumuzla hasret giderdik.

                Bu arada Kur’anı Kerimden Tabareke ve İnşirah sureleri okundu, kısa güzel ve özlü bir dua ile küçük bir dini program sunuldu bu vesileyle bir hususu aydınlatmayı uygun buluyorum. Yapılan duadan önce 7-8 dakikayı geçmeyen bir konuşma yapılmalıydı. Bu konuşmada akla ve gönle hitap ederek dinleyenleri düşünmeye ve tefekküre sevk etme amaçlanmalı, protokol konuşmalarında da bu konuda bir iki cümlecik duymak isterdik.

                Bizim kültürümüzün ve medeniyetimizin temeli İslamiyet’tir. İslam’ın aslını ve özünü insanımıza ve gelecek nesillere öğretemezsek bizi ayakta tutan temeli ihmal etmiş duruma düşeriz. Bugün bizi çep çevre sarmaya çalışan batı kültürünün etkileri kaçınılmaz hale gelir.

                Daha sonra karpuz kesme gösterisi sunuldu, hatıralar nakledildi. Ahirete intikal eden dostlar, büyükler anıldı, şu bir gerçek ki gidenlerin hiç biri geri gelmiyor, gidenlerin yeri dolmuyor, ama devamlı hatırlanıyor. Bizim kültürümüzde mahallenin delisinin bile hatırası silinmiyor. Bu prensip çerçevesinde hizmet edenler, eser verenler elbette kolay kolay unutulmaz hatırlanır. Bugün ORMA’yı, GÖLTAŞ’ı görenler Şevket Demirel’i mutlaka hatırlar. Ömrünü vererek milletimize kazandırdığı sayısız eserlerin göz önüne getirilmesinden özellikle GAP’taki göller bölgesini görenlerin Süleyman Demirel’i hatırlamaması mümkün değildir.

                Bütün bunları görmeyen, Süleyman Bey’i sevmeyen insanlar da mevcuttur. Cenabı-ı hak şu dünyada bütün insanların sevdiği ayrıcalıklı bir insan “yaratmamıştır”. Biri bana Süleyman Demirel’e dua edenler azdır dedi. Zavallı Allah’ın kabul edeceği duanın bağırarak çağırarak yapılan dua olduğunu zannediyor.

                Mesela Demirel Başbakan olduğunda köylerimizin yüzde 98’inde yol, su, elektrik yoktu. Demirel köye bunları getirdi. Bunlardan yararlanan milyonlarca insanımız her gün her gece “SÜLEYMAN BEY’DEN ALLAH RAZI OLSUN” diyor. Bundan daha özlü ve güzel bir dua olur mu? Bunları dikkate almadan cehaletle ve cüretle söylenen sözler yakışıksız ve her yerde günah olur.

                Bu gördüklerimiz bize ilerisi için bir ümit verdi, inşallah bu etkinlikler hep devam edecektir. Allah’ın izniyle.  

 

Bu haber 261 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...