“GERÇEKTE 10 MİLYON İŞSİZ VAR”

22 Aralık 2018 13:32

İYİ Parti Isparta Milletvekili Dr. Aylin Cesur, Türkiye’de TÜİK verilerine göre 3 milyon 715 bin işsiz olduğunu, ancak bu rakamın gerçekte 10 milyona yakın olduğunun tahmin edildiğini söyledi.

İSRAFTA AYA ÇIKILDI

Isparta milletvekili Cesur, TBMM’de görüşülen Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçesi üzerine yaptığı konuşmasında AK Parti iktidarını yaşanan ekonomik kriz üzerinden sert biçimde eleştirdi. “Değerli milletvekilleri, belki aya şu meşhur 4 şeritli yol yapılamadı ama israfta aya çıkıldı. Doğalgaz, benzin ve temel tüketim mallarında da uzaydayız çok şükür. İşsizlik oranlarımız enflasyon gibi her ay düzenli olarak artıyor” diye tepkisini dile getirdi.

ÇOCUK İSTİSMARLARI

Meclis Genel Kurulu’nda Türkiye’nin içinde bulunduğu tablonun adeta röntgenini çeken Dr. Cesur, 2017 yılı merkezi yönetim bütçesinde Aile Bakanlığı’nın payının yüzde 4 olduğunu hatırlattı. Bu yılki bütçede bu oranın yüzde 3.5’e indiğine dikkat çeken Cesur, şunları söyledi:

“Sosyal güvenceden mahrum olarak çalışan çocuklarımız iş cinayetlerine kurban gidiyor. 2 milyona yakın çocuk eğitimden mahrum, bunun 1 milyonu da çalışıyor maalesef. Son 10 yılda çocuk istismarı davaları yüzde 700 artmış ve 18 yaşın altındaki 400 bini aşkın kız çocuğu da evlendirilmiş. Ben buradan sormak istiyorum; Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçesinde kadına yönelik şiddetin, çocuk istismarının önlenmesi için herhangi bir kaynak ayrılmış mı? Bakanlık bütçesinde kadınla ilgili birim için ayrılan payın binde 1 oranında olduğunu görüyoruz.

YAŞLI YILI İLAN EDİLMESİ

Yeni açıklanan ikinci 100 Günlük Plan’da Aile Bakanlığı bölümünün ilk maddesinde 2019 yılının ‘yaşlı yılı’ ilan edilmesi öngörülmüş. Çok destekliyorum. Şimdi, Cumhurbaşkanlığı yönetim sisteminde birleştirilen, görevi içinden çıkılmaz bir hale gelen bakanlıklardan biri bana göre Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı. Bakanlığın genel müdürlüklerinden birisi de ‘Engelli ve Yaşlı Hizmetleri’ olarak adlandırılmış. Ancak, yaşlılar ve engellileri aynı ketegoriye koyarak ikisine birden hizmet vermeye çalışmak hangi aklın sonucu bilmiyorum. Bu iki kesimin sorunları ve çözüm önerileri de ortak değil ki?

TOPLU SÖZLEŞME ÇÖKTÜ

Memur aylıklarına son olarak Temmuz’da yüzde 3,5 artış yapılmış. Enflasyon oranının artmasına bağlı olarak memurların ve emeklilerin yüzde 7.17 oranında alacakları mevcut. Memur ve emeklilerin aylıklarını düzenleyen 4’üncü toplu sözleşme 2019 yılı Ocak ayı için yüzde 4, Temmuz ayı için yüzde 5 artış öngörmüştü. Oysa 2019 yılı enflasyon tahmini yüzde 15.9. Bu ne demek oluyor? Bu, şu demek oluyor; demek ki bu toplu sözleşme çöktü. Tekrar yenilenmesi gerekiyor, revizyona uğraması gerekiyor. 2018 yılı kayıplarının, yılbaşı öncesi memurlara ödenecek bir ikramiyeyle karşılanması bana göre mümkün. Bütçe tekliflerinde yok ama bunu da dikkate almak gerektiğini söylemek istiyorum.

110 BİN HİZMETLİ

Bugün sayıları 110 bin olan yardımcı hizmetler personelinden bahsetmek istiyorum. Bunların yaptığı işler KHK ile taşeron işçilere devredildi. Buradaki personel eğitim durumlarına göre başka işlerde kullanılıyor. Zaman içerisinde eğitimlerini de yenilediler. Bunların fiilen, eğitim durumlarına göre Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızda memur kadrolarına geçirilmelerinin uygun olduğunu düşünüyorum ve öneriyorum.

İŞSİZLİK SİGORTA FONU

2002-2018 yılları arasında İşsizlik Sigortası Fonu’ndan 6 milyon 182 bin 363 kişiye 20 milyar 657 milyon 493 bin lira ödeme yapılmış. İşsizlik ödeneği için toplanan kara, kamu bankalarının sermaye yetersizliğini düşürmek için düşük faizle bankalara ödünç para verildi. Yarın Fon’daki para bittiğinde yani musluklar kesildiğinde ne yapacaksınız? Vallahi ben kara kara düşünüyorum. Allah kolaylık versin. Kamu kaynaklarını kullanarak faizleri düşürmeye çalıştığınızı, göstermelik hazine borçlanma ihalelerine sadece kamu bankalarının teklif verdiğini hepimiz biliyoruz. 18 yaş üstündeki nüfusumuz 55 milyon ve 28 milyon icra dosyası var. Bu demek ki, 2 kişiden 1’i icralık.

GENÇLER ÜLKEDEN KAÇIYOR

1 kilo kıyma için Almanya’daki işçi 34 dakika, Türkiye’deki işçi 5 saat çalışmak zorunda kalıyor. Peki sonuç olarak, gelinin nokta ne? Türkiye’den 2017’de 253 bin 640 beyin göçü gerçekleşti, yani insanlar kaçıyorlar buradan. Özellikle gençler ülkemizden kaçıyor. Çünkü geleceğe karşı umutsuzlar. Sorun sadece işsizlik ve para değil arkadaşlar. Mesele; demokrasi, özgürlük, insan hakları ve hukukun üstünlüğü.

9 MİLYON KİŞİ ANTİDEPRESAN KULLANIYOR

Sağlık Bakanlığı verilerine göre ülkemizde yaklaşık 9 milyon kişi ruh ve sinir hastalıkları nedeniyle doktora başvuruyor. Yani 9 yılda antidepresan kullanımında yüzde 160 artışla rekor kırmışız yine. Bunun başvuru nedenleri not edilmiş; yoksulluk, işsizlik, göç, travmalar, toplumsal çatışmalar ve gelecek kaygısı. Geçen yıl 3 bin 69 kişinin intihar ettiğini de belirterek artık gerçekten, toplumumuzun sesine artık çatlayan bu sese kulak vermemiz gerektiğini, hep beraber buradan çözüm üretmemiz gerektiğini düşünüyorum.

BU HARCAMA BÜTÇESİ

2019 yılı bütçesi “Ayağını yorganına göre uzat” sözüne inat, yatırım değil harcama bütçesi. Umarım olmaz ama bütçede bu giderler ve müsriflik devam ettiği sürece, bırakın Türk kaynaklarını, borç alacağımız kaynaklar da tükenecek. Bırakın yeni üretim yapacak yatırımların önünü açmayı, bu faiz politikalarıyla ülke maalesef mevcut üretim kapasitesinden de uzaklaştı. Uyguladığınız para ve maliye politikaları ile ülke üreten değil tüketen ekonomi oldu. “Yarın ne olacak?” kaygısının hüküm sürdüğü bir ülkede sanayileşme gerçekleşemez, oysa ki ilacımız üretim ve sanayileşme”

Bu haber 344 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...