Gül Fuarında Söyleşilere Yoğun İlgi

17 Mayıs 2018 17:35

Isparta Belediyesi Gül Fuarı ve Uluslararası Gül Festivalinin, fuar ayağında Gökkubbe’de gül ve güle dair çok sayıda söyleşiler gerçekleştirildi. Farklı günlerde düzenlenen söyleşilere Isparta Belediye Başkanı Yüksek Mimar Yusuf Ziya Günaydın başta olmak üzere çok sayıda sektör temsilcisi ve güle dair bilgiler edinmek isteyen üretici ile vatandaşlar katıldı.

 Farklı günlerde düzenlenen söyleşilerde Prof. Dr. Ayten Altıntaş, Prof. Dr. Hasan Baydar, Prof. Dr. Hasan Özçelik, Prof. Dr. Hüsnü Can Başer,  Prof. Dr. Soner Kazaz ve Doç. Dr. Sabri Erbaş, Göller Yöresinde Gül Tarımı ve Sorunları, Türkiye Gül Zenginliği ve Kokulu Peyzaj Gülleri konuları hakkında bilgiler verdi. Konuklar, son yıllarda dünya gündeminde olan kokulu peyzaj gülleri konusunda son gelişmeler hakkında söyleşiye katılan vatandaşlara bilgiler verdi.

Konuşmasında gül üretiminin merkezinin Isparta olduğunu belirten Prof. Dr. Hasan Baydar, Türkiye ve Bulgaristan’dan sonra gülsuyu üretiminde üçüncü sırada İran geldiğinden söz etti. İran’da geleneksel yöntemlerle gülsuyu üretildiğinden bahseden Baydar, Türkiye, Bulgaristan, İran ve Fas’ın dünya gül ve gül yağı üretiminde dünya ihtiyacının yüzde 95’ini sağladığını dile getirdi. Baydar, gül toplamanın yol ve yöntemlerinin önemli bir konu olduğunu dile getirdi. Normal zamanlarda sabah saat 10.00’da gül toplama ve alım işlerinin bitirilmesi gerektiğini belirten Baydar, üreticinin daha geç saatlere kadar gül toplama işini sürdürdüğünü, sürdürmese bile sanayicilerin damıtma olayını geç saate bırakmalarını doğru bulmadıklarını bu sebeple suçu sadece üreticilerde değil sanayicilerde de aramak gerektiğini belirtti.

Dünyada birçok yerde gül yağı üretiminin olduğunu belirten Prof. Dr. Hüsnü Can Başer, “Dünyada üretilen bütün gül yağlarını bırakıp iki tanesini ele alıyorum. Bir tanesi Bulgar gül yağı diğeri ise Türk gül yağı. Kaliteli ürün üretmenin en önemli yolu her şeyin bir standardının olmasıdır. Gül açmaya başladığında bir toplama standardı olacak, doğru zaman da toplanmayan gülün yağı az olur, verim alınamaz. Dünya’da en zor satılan ürün gül yağıdır. Çünkü hem pahalı hem de çok değerlidir.” dedi.

Yine fuar boyunca gül söyleşileri devam ederken bir söyleşide Gül Ekoturizminde son durum ve geleceği konusunda oldu. Prof. Dr. Ayten Altıntaş, Doç. Dr. Sabri Erbaş ve Prof. Dr. Hasan Özçelik’in konuşmacı olarak katıldığı program yoğun ilgi gördü. Konuşmacı Prof. Dr. Hasan Özçelik, Türkiye’nin peyzaj gülleri bakımından çeşitliliğe sahip olduğunu belirtirken, halfeti gülü olarak bilinen siyah gülün başka bir isimle tescil edildiğini kaydetti.

Tıp doktorluğu yaparken aromaterapiye merak sarıp araştırmalarını gerçekleştiren Prof. Dr. Mustafa Özdemir ise gül ve gül suyunun insan üzerinde olan etkileri ile geleneksel kullanımı hakkında bilgi verdi.

Yapılacak 3 şeyden bahseden Prof. Dr. Ayten Altıntaş, bunlardan ilkinin gül müzesi olduğunu ve buna dair Isparta’nın elinde birçok şeyin var olduğunu belirtti. Altıntaş, “İkinci olarak gül kütüphanesi yapılması gerekiyor. Yapılacak olursa elimizde olan bütün materyalleri ve arşivlerimizi verebiliriz. Son olarak gül vadisi projesi, şimdilik durmuş olsa da devam etmesini istemekteyiz” dedi.  Prof. Dr. Sabri Erbaş da bu yöre içinde muhakkak bir koku laboratuvarının olması gerektiğini belirtti.

Bu haber 443 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...