Haberler
Başdeğirmen’den Yeni Yıl mesajı
“Hocalarımızın bir evi olmasın mı?
9 Ağustos 2012 15:00
“Hocalarımızın bir evi olmasın mı?
SDÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan İbicioğlu, Üniversite sahası içindeki 80 dönümlük arazi üzerine Üniversitedeki akademik personel için yapmayı planladıkları konutlar için ortaya atılan iddialara sert tepki göstererek; “Olayı öyle yerlere çektiler ki, sanki suç işliyoruz. Bu Üniversitenin hocaları uzaydan mı geldi? Bu hocaların bir evi olmasın mı?” dedi.
Süleyman Demirel Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan İbicioğlu, dün kendisini makamında ziyaret eden Isparta Gazeteciler Cemiyeti yönetim kurulunu kabulünde son günlerde Isparta gündemini meşgul eden Süleyman Demirel Üniversitesi sahası içerisinde belirlenen bir alanda akademisyenler için konut yapılmasına dair projesi ile ilgili açıklamalarda bulundu.
REKTÖR İBİCİOĞLU; “KONUT SAHİBİ OLMAK HOCALARIN EN DOĞAL HAKKI DEĞİL Mİ?”
Bu konuda ortaya atılan iddialara çok sinirlendiği gözlenen Rektör İbicioğlu; “Bilindiği gibi dünya artık rekabet sürecine girdi. Dolayısıyla bizde ülkemizde şuanda bulunan 170 üniversite ile rekabet halindeyiz. Bu alt yapıyı olduğu kadar üniversitedeki akademik personeli ve öğrencileri kapsıyor. Diğer taraftan Rektörleri akademik personel seçiyor. Cumhurbaşkanımız atıyor. Üniversitemizdeki hocalar ben göreve geldikten sonra konut konusunda bir talepte bulundular.
“ORASI SÖYLENDİĞİ GİBİ AĞAÇLIK ALAN DEĞİL”
Bu son derece doğal hakları için bizde araştırma yaptık ve şuanda belirlediğimiz 80 dönümlük hazine arazisi üzerinde karar kıldık. Burası öyle iddia edildiği gibi ağaçlık alan falan değil. Üzerinde de orman falan yok. Sadece 3 – 5 ağaç var. Onlar da çalışmalar başladığında ağaç sökme makineleri ile hiç zarar verilmeden sökülerek üniversite kampüsü içinde uygun bir yere dikilebilir.
“HEM YAPMAYIP HEM YAPACAKLARA
ENGEL OLMA ANLAYIŞI ÇOK YANLIŞ”
Yaptığımız araştırmada TOKİ’nin hazine arazilerine konutlar yaparak vatandaşlara sattığını belirledik ve buraya da TOKİ’nin konut yapmasının uygun olacağını düşündük. TOKİ ilimizdeki Aliköy mevkiine yaptığı konutları bu sistemde yapmış. Zaten şuana kadar TOKİ ile de resmi olarak anlaşılmış ve sözleşme yapılmış falan değil. Kaldı ki, Isparta’daki müteahhitler de yapmak istiyorlarsa onlar da yapabilir. Biz illa şu kişi veya şu kuruluş yapsın demiyoruz ki. Buna rağmen, sanki iş bitme aşamasına gelmiş gibi iddialar ortaya atılıyor. Şunu da söylemek isterim ki, hem işi yapmayacaksın hem de yapacaklara engel olmaya çalışacaksın. Böyle bir şey yok ve olamaz da.
“ÜNİVERSİTENİN HALKTAN KOPTUĞU YOK”
Üniversite olarak bu konuda Belediye’ye müracaat ettik ve ilgili yerin imar değişikliğini talep ettik. Ancak, iki aylık bir öteleme yapıldı. Bunun da sebebi oraya en güzel nasıl konut yapılabilir bunun tartışılmasıdır. Biz bu 80 dönümlük araziye yapılacak yaklaşık 400 konutta illa Üniversitedeki akademik personeller ikamet etsin demiyoruz ki. Gerekirse halka arz ederiz ve akademik personellerin yanı sıra halkımızdan da bu konutları satın alanlar burada ikamet edebilirler. Neymiş efendim Üniversite halktan kopuk hale gelecekmiş. Artık şehir her geçen gün büyüyor. Biz burayı gizli kapaklı bir yer yapmıyoruz ki. Bağ – Kur evleri ve şehrin bu tarafa bakan bölümündeki yerleşim yerleri ile entegre ediyoruz. Antalya’da üniversite akademik personelleri için özel olarak lojmanlar yapıldı. Milletvekillerine de bu şekilde konutlar yapılıyor. Tüm bunlara rağmen bizim burada böyle bir şeye kalkışmamız neden bu kadar tepki görüyor veya dedi – koduya sebebiyet veriyor anlamış değilim.
Dedi – kodu üretmek yerine herkes kendi işini yapsın. Ben böyle şeyleri ayıp buluyorum” dedi.
Yükleniyor...